Hele ki bazı yapışkan arkadaşlar vardır, sen o tavizi vermediğin halde, kendisini senin en yakınlarından ilan edip, sürekli arar, bir şeyler anlatır, ilgini çekmeyen konuları konuşur, bütün dertlerini saatlerce anlatıp, içini sıkmakla yetinmez ve onların çözümü hakkında da seni sorumlu tutar. Ve bir an ona istediği hoşgörüyü gösteremediğinde de, onun sevgisinin ve arkadaşlığının kıymetini bilemeyen bu zavallı insanın neler kaybettiğini anlatır durur başkalarına.
Bazı kişiler, bir iş yaptırırken seçtikleri firmalara, yaptırdıkları iş lütufmuş gibi davranır. Sözleşme konusu olmayan, firmanın sorumluluğu ve ürünün fiyatı dışında olan bir çok şeyi, talep edip, bu lütfun tadını çıkarmaya çalışırlar. Oysa ki, bir anlaşmanın koşulları ve içeriği dışında yapılacak her şey, tedarikçinin isteğine bağlı ve ekstra ücrete tabidir. Oysa onlar sanar ki, müşteri olarak o firmayı tercih ettikleri için, o firmanın burnundan getirmek pahasına, her türlü talepte bulunabilirler.
Seçilmek çok güzel bir şeydir. Seçen kişi, bunu saptırmadığı, seçtiği şeyin bu seçime layık olduğunu bildiği sürece… Bazen de, seçilmemek çok güzel bir şeydir. Özgürlüğünü sana geri verir.
Siz siz olun, seçtiklerinizin değerini bilin.
Öyle egolu insanlar var ki, sevmek için birini seçtiyse, o kişinin hala daha neden, her an mutlu olamadığını anlayamıyor. Onun sevgisi her şeye yetecek ya… İşleri kötü gitsin, para sıkıntısı çeksin, yapmak istediklerine ulaşamasın ne fark eder, kendi yüce sevgisini dünyalara bedel sayarlar. Hatta manipülasyon yaparak, sevdiği kişiyi, istediği gibi davranmadığı zamanlarda, sevgisini geri çekmekle tehdit edip dururlar. Sevmek için kendisine adeta bir köle seçmiştir. Karşındakini de, kendi sevgi ve fedakarlığının değerini bilmemekle suçlar durur.
Bazı işverenler, çalıştırmak için seçtikleri elemanlara, aynı işkenceyi yaşatır. Onların yanında çalışmasa, hayatları anlamlı olamayacak veya asla para kazanamayacaklarmış gibi, elemanlarının bütün hareketlerine, özel alanlarına, nasıl çalıştıklarının ötesinde, nasıl yaşadıklarına bile karışırlar. Sürekli kendisi için bir şeyler talep edip, iş sorumluluğu dışında sorumluluklar yüklerler.
Birileri tarafından seçilmek, gerçek bir lütufmuş gibi gösterilir. Oysa ki, bazı kişilerin seçmediği olmak, büyük şanstır. Küçükken izlediğim bir çizgi filmde, şımarık kız çocuğu, sevmeyi seçtiği hayvanlara öyle sıkı sarılıyordu ki, zavallı hayvanlar nefes alamaz hale geliyordu. Sevgisiyle boğmak deyiminin tam karşılığı. Gerçek hayatta da ne çok kişi yapıyor bunu birbirine, hiç farkında olmadan.
Alev KOÇAK
Yoruma kapalı.