Son Sergisinde Her Yaşının Bir Eseri Var
Yağmur Parmaksız 25 Yaşında muhteşem bir sanatçı…
Kendisi ile 25 adet Eserinin yer aldığı Yenimahalle Belediyesi Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde bir söyleşi gerçekleştirdik. Bize Paslı Geçitleri ve hayatında geçiş noktası olan kapılarını anlattı.
Bu keyifli söyleşiyi bizde siz okurlarımızla paylaşmak istedik.
Röportaj : EZGİ ACAR
Merhabalar Yağmur Hanım, bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz? Sanata ilginiz nasıl başladı ve nasıl devam ediyor?
25 yaşındayım, meraklı heyecanlı dakik ve sorumluluk sahibi bir insanım. Sanatı, resim yapmayı çok seviyorum. Çocukluktan bu yana hep sanatın içindeyim bu sebeple ilgim her geçen yıl daha da çok arttı. Ben de kendimi resim dalı üzerinde geliştirmeyi tercih ettim. Aynı zamanda okumayı ve güncel kalmayı seviyorum.
Eserlerinizde daha çok hangi tekniği tercih ediyorsunuz?
Akrilik boya tekniğini kullanıyorum. Fırçamı farklı renkler üzerinde daha sert doku ile kullanarak ahşap etkileri çıkarmayı seviyorum.
Türkiye’de sanat eğitimi aldınız, sanat alanında ülkemizde verilen eğitimi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Gerek toplu gerekse birebir eğitimler aldım. Eğitimimi aldığım hocalarım akademik ortamda üstün başarıya sahip kişilerdi ve çok ilgililerdi. Bugün burada olmamın sebebi onların bıkmadan usanmadan sıkılmadan öğretme çabasıydı. Hepsine sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
Sanat duyguların dışarı yansıtılmasında bir araçtır, bu bağlamda siz hangi duygulardan yola çıkarak eser üretiyorsunuz?
Geçmişin izini taşıyan eserler ortaya çıkardığım için duygusal anlamda hüzünlü olduğum, kapalı kalmış gibi hissettiğim, en çok havanın kapalı olduğu zamanlarda istediğim gibi bir etki oluşturabiliyorum.
Sanatı mesleğe dönüştürme konusunda sanat okulu mezunlarına önerileriniz nelerdir?
Kendi Atölyelerini açmalarını, daha fazla kitleye ulaşıp, o kitleye sanatı sevdirmelerini öneririm.
Eserinizi bitirip şöyle bir karşıdan baktığınızda ilk hissettiğiniz duygu ne oluyor?
Ben eserlerimi eski Türk ahşap kapıları üzerinden yaptığım için, tabi ki ilk hissettiğim duygu hüzün oluyor, o kapıların ardında neler yaşandı, kimler geldi geçti gibi düşünceler söz konusu oluyor. Bunu yansıtabildiğim için eserlerime sempatim daha yoğun oluyor.
Ankara’da sanat aktivitelerini nasıl değerlendiriyorsunuz? En sık ziyaret ettiğiniz sergi mekanı neresi?
Sanat Ankara’da çok geniş bir kitleye ulaşmış durumda insanlar eskisinden çok daha ilgili ve bu beni gerçekten çok mutlu ediyor. Birçok galeriye gidiyorum fakat iç yapısıyla beni en çok etkileyen Armoni Sanat Galerisi. Bunun yanında Artankara Çağdaş Sanat Fuarlarını da asla kaçırmıyorum.
Moda Dergi olarak bizlere vakit ayırdığınız için teşekkür ediyoruz. Son olarak okuyucularımıza ne söylemek istersiniz?
Ben de Moda Dergi ailesine çok teşekkür ediyorum. Sözlerimi Mustafa Kemal Atatürk’ün Bir milletin sanat yeteneği, güzel sanatlara verdiği değerle ölçülür. “Milletimizin güzel sanatlar sevgisini, her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek inkişaf ettirmek milli ülkümüzdür.” “Bir millet ki resim yapmaz, bir millet ki heykel yapmaz, bir millet ki fennin gerektirdiği şeyleri yapmaz; itiraf etmeli ki, o milletin ilerleme yolunda yeri yoktur.” Sözleri ile bitirmek istiyorum. Sevgiler.
Yoruma kapalı.