Page 100 - Moda Dergi Ekim 2021 Sayısı
P. 100

Yaşam piramidinin en altında yer alan yemek yemek hayatlarımızın olmazsa                                                En baştaki tanımlamamıza dönecek olursak Slow Food yaşam tarzı, yemek

        olmazı. Günümüz şehir yaşamı temposunu düşünecek olduğumuzda                                                            yemenin yalnızca yaşamaya devam etmek için gerçekleştirilen bir eylem

        kaçımızın yemek yemeyi oldu bittiye getirmediğini söyleyebiliriz ki? Oysa                                               olmaktan ziyade, beslenmenin üretimden tüketime her basamağında
        beslenme genel hareketin aksin pişirilmesinden tüketilmesine kadar her                                                  hayattan keyif almayı ve bununla birlikte yemek yerken sosyalleşmeyi

        anından keyif alınması gereken bir eylem. Slow Food da işte tam olarak                                                  destekliyor. 2 senede bir geleneksel peynirleri üreten küçük mandıra

        bunu savunuyor. 1986 yılında İtalya’nın başkenti Roma’da ilk Mc Donald’s                                                ve çiftçiler Bodrum’da kurulan ücretsiz standlarda türeticilere eşsiz

        açıldığında İtalyan gazeteci Carlo Petrini buna karşı harekete geçer.                                                   lezzetleri tattırma, panellerde bilgilenme ve uzun süreli işbirlikleri kurma
        Amacı tüm dünyada yayılmaya başlayan Fast Food yemek kültürüne karşı                                                    şansını yakalıyorlar. Slow Cheese Bodrum Peynir festivalinin dördüncüsü

        yerel yiyeceklerin gücünü savunmaktır. Bu amacını bir adım daha öteye                                                   ise Nisan 2021 de yapılması planlanıyor. Slow Food Yaveş Gari ekibi

        taşıyan Petrini, bölgesel yiyeceklerin ve üreticilerinin haklarını korumak                                              olarak Bodrum köylerinin ürettiği yerel gıdalara destek olmak istiyoruz.

        için ülkenin kuzey  kesiminde bulunan Piedmont Bölgesi’nde herhangi                                                     Bu amaçla  etkinlikler düzenliyoruz.  Çocuklarımızın geleceği, sağlığı ile

        bir kar amacı gütmeyen, katılımcılarının gönüllü olduğu bir organizasyon                                                ilgili kaygı duyan, destek vermek , bilgilerini paylaşmak isteyen herkesi
        kurar. Topluluk düzenlene yiyecek festivallerine katılarak yavaş yavaş tüm                                              bekliyoruz..

        dünyaya yayılmaya başlar. Takvimler 10 Aralık 1989’u gösterdiğinde aldığı

        desteklerle büyüyen Slow Food hareketi, resmi olarak Paris’te yer alan Opera

        Comique’de kurulur ve Slow Food Manifestosu içinde İsviçre, Arjantin,

        Danimarka, Almanya, Amerika Birleşik Devletleri, İtalya, Japonya, Avusturya,
        Fransa, Macaristan, Brezilya, İspanya, İsveç, Hollanda ve Venezüella’nın yer

        aldığı 15 ülke tarafından imzalanır. Artık 80.000’i aşkın üyesiyle uluslararası

        bir sivil toplum örgütü kurulmuş olur.



        Slow Food’un Mottosu: İyi, Temiz ve Adil Gıda İtalya merkezli bu harekete

        günümüzde dünyanın hemen her yerinden bir yerlere yetişme telaşında

        olmaktan yorgun ve bilinçsizce hızlı yaşamın etkisinden sıyrılmaya

        çalışan kişiler katılmaya devam ediyor. “İyi, temiz ve adil gıda” sloganını
        benimseyen Slow Food, sembolünde salyangoz görüyoruz. Salyangozlar

        yaşam döngüsünde sürekli yiyerek, yavaş ancak temkinli bir kararlılıkla

        ilerler, boyunu aşan mesafeleri kateder ve izini bırakır.




        Yaşamı iyileştirmeyi amaçlayan bu akımda yerel ürünlerin dağıtımı da
        üreticisi tarafından yapılıyor. Kendi üretimini yapamayanlar için de yerel

        pazarlar bu açığı kapatıyor. Çünkü bu pazarlarda tüketici aldığı ürünün

        hikayesini şeffaf bir şekilde öğrenebiliyor. Her daim doğal olanı destekleyen

        Slow Food hareketi ürünlerin doğaya uygun koşullarda üretilmesi

        gerektiğini, biyoçeşitliliğin korunmasının önemini savunuyor.
                100
   95   96   97   98   99   100   101   102   103   104   105